İçeriğe Geç

Türkiye’de faaliyet gösteren şirketlerin rüşvet ve yolsuzluk sorunlarına karşı önceden tedbir almaları kendi yararlarınadır. Çünkü; hassas küresel koşullar, sınırların ötesine uzanan mevzuat düzenlemeleri, işletmelerin kapanmasına neden olan cezalar ve politik koşullar şirketlerin kendilerini korumalarını gerektirir.

Moroğlu Arseven riskli faaliyetlerin tespitinde, gerek çok uluslu şirketlerin yurt dışındaki merkezleri, gerekse de onların Türkiye’de bulunan kuruluş ve iş ortakları olmak üzere, birçok şirkete destek vermektedir. Söz konusu şirketler hemen her sektörden olabilir.

Bu alanda verilen destek;

  • Tehlike arz eden hususların önceden tespitini
  • Rüşvet ve yolsuzluk kanunlarının muhtemel ihlallerinin en aza indirgenmesi için yasalarla uyumluluk çalışmalarını
  • Muhbirlik olaylarına ilişkin harekete geçilmesini veya gönüllü ifşalar gerçekleştirilmesini içermektedir.

Ayrıca müvekkillere, yasalarla uyumluluk programlarının planlanmasından, uygulanmasına ve denetimine kadar her aşamada rehberlik hizmeti verilir. Bu programlar yolsuzluk, rüşvet, dürüstlük, dolandırıcılık, zimmet, hediye ve ağırlama gibi çeşitli hususları kapsar.

Bu programların ortak unsurları arasında

  • Önleyici personel eğitimleri
  • Teşhis amaçlı denetimler veya boşluk analizleri
  • Baskın provaları
  • Personel görüşmeleri ve risk değerlendirmeleri
  • Prensip ve usullerin hazırlanması
  • İçeriden bilgilendirmeli risk değerlendirmeleri
  • Üst yöneticilerin ve kıdemli çalışanların borçları ve şahsi sorumlulukları hakkında bilgilendirilmeler yer almaktadır.

Yasalarla uyumluluk programları, riskleri en aza indirmek için çeşitli uygulama alanlarını bir araya getirir ki bunlar; uyuşmazlık çözümü, gizlilik ve kişisel verilerin korunması, iş hukuku, kurumsal yönetim, idare ve ceza hukukudur.

Moroğlu Arseven, rüşvet ve yolsuzlukla hızlı ve etkin biçimde mücadele ve temel hukuki risklerin mümkün olduğunca en aza indirilmesi için çok yönlü yaklaşımlar sunar. Destek kapsamında, adı rüşvet veya yolsuzluğa karışmış şirketlerin itibari zararlarının ve işletme risklerinin engellenmesi de yer almaktadır.

Müvekkiller için üçüncü kişi incelemeleri, dâhili incelemeler ve risk değerlendirmeleri yapılır. Böylece şirketler için, hâlihazırda var olanların yanı sıra, yeni iş ilişkileri de ayrıntılarıyla incelenmiş ve değerlendirilmiş olur. Bu uygulamalar distribütörler, acenteler ve aracılarla olan ilişkiler üzerinde yoğunlaşır. Şirket birleşme ve devralmalarını veya ortak girişim işlemlerindeki riskli alanları da kapsamaktadır.

Rüşvet ve yolsuzluk suçları öncelikle, bu suçlara ilişkin olarak geleneksel bir yaklaşım benimseyen Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenmektedir. Türkiye aynı zamanda çeşitli büyük uluslararası anlaşmalara da taraftır. Uygulamada, Türkiye’de faaliyet gösteren çok uluslu şirketler ABD Rüşvetin Önlenmesi ve Yabancı Ülkelerde Yolsuzluk Uygulamaları Kanunu’na (FCPA) ve Birleşik Kurallık Rüşvet Yasası’na da uyum sağlamaktadır.

İLGİLİ AVUKATLAR