Ticari işlemlerde taşınır rehnine ilişkin hükümlerde değişikliğe gidildi. Bu kapsamda, rehne konu taşınırların gelecekteki tüm yasal menfaatleri de taşınırla birlikte rehnin kapsamının içine alınmıştır. Bir üretim sürecinin, kullanıldığı taşınır varlıkla birlikte rehnedilmesi halinde ise rehin, üretim sürecinde gerçekleşecek olan alacak üzerinde de kendliğinden tesis edilmiş sayılacaktır.
6750 sayılı Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu’nda (“Kanun”) değişiklikler yapan 7099 sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (“Torba Kanun”) 30356 sayılı ve 10 Mart 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Torba Kanun ile:
- Taşınır rehninin kapsamı genişletilmiş olup, rehne konu taşınırların gelecekteki her türlü faiz, sigorta gibi hukuki getirileri ile doğal ürün ve ikamesi malların, taşınır varlık ile birlikte doğrudan rehnin kapsamına gireceği düzenlenmiştir.
- Bir üretim sürecinin, kullanıldığı taşınır varlıklarla birlikte rehnedilmesi halinde ise rehin, üretim sürecinde ve sonucunda gerçekleşecek olan alacak üzerinde aynı oranda ve sırada kendiliğinden tesis edilmiş sayılacaktır.
- Bu kapsamda, bir taşınırın rehinli olduğunu bilmeyen veya bilmesi gerekmeyen iyiniyetli üçüncü kişilerin iyiniyetinin korunacağına dair hüküm getirilmiştir.
Ek olarak, Torba Kanun ile Taşır Rehin Sicil Sistemi’nde terkin süreçlerine ilişkin değişiklikler yapılmıştır. Rehin alacaklısı için, alacağın son bulduğu tarihten itibaren yabancı hukuka tabi rehin alacaklısı tarafından 30, Türk hukukuna tabi rehin alacaklısı tarafından 15 iş günü içinde, rehin kaydının sicilden terkini için başvuruda bulunma zorunluluğu getirilmiştir. Ayrıca, bu yükümlülüğü yerine getirmeyen rehin alacaklısı hakkında, güvence altına alınan borç tutarının onda biri oranında uygulanacak olan idari para cezasının, ancak rehin veren veya borçlunun şikâyeti üzerine uygulanabileceği yönünde düzenleme yapılmıştır.
Torba Kanun kapsamında, Kanun çerçevesinde kurulan rehinlere dair borçların zamanında ifa edilmemesi halinde, Kanun’da belirtilen takip yollarına ilave olarak, genel hükümler çerçevesinde de takip yapılabileceği konusunda açıklık getirilmiştir.
Son olarak, Kanun’da hüküm bulunmayan hallerde 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun taşınmaz rehnine ilişkin hükümlerinin uygulanacağı yönünde düzenleme getirilmiştir. Torba Kanun’un yürürlüğe girmesinden önce, bu durumlarda Medeni Kanun’un taşınırlara ilişkin hükümleri uygulanmaktaydı.
Torba Kanun’un tam metnine bu linkten ulaşabilirsiniz.